22 Nisan 2012 Pazar

YAŞAMAK VE ÖLMEK


Dünyayla son ve uzun buluşmana giderken ve vedalaşırken hayatındaki her şeyle… O narin vücudunu bırakırlarken o nemli toprağa kalmış mıdır dudaklarında yaşamın o buruk tadı. Ve sen sevdin mi deli divane ve sevildin mi alabildiğine aklının yettiğince. Güzel emanetler bıraktın mı yaşama. Ve öğrettin mi yavrucaklarına hayatın sırrını. Sevmek tüm hücrelerinle. Yelkenlerine asıla asıla yaşadın mı? Dümeni kimseciklere bırakmaksızın fırtınalara ve dalgalara. Ve mutluluk kucakladı mı seni, yakaladın mı saçlarından yolarcasına. Ve inatla ve ısrarla her şeye ama her şeye rağmen yaşadın mı? En mühimi yaşadığına inanıyor musun?
Yola herkesle aynı çizgiden başlarken solladın mı sana kin tutanları ve asilce affettin mi zafiyet düşkünü kibirlileri. Yüceltmeden kendini büyüttün mü yüreğini dünyalar kadar. Hiç yorulmadan ve usanmadan “benden bu kadar” demeden çalışıp emek verdin mi değer verdiğin her şeye. Dahası kıymetlilerini sıraya koyabildin mi dürüstçe. Ve gidiyorsun bak söyle bana ne bıraktın geride izin kaldı mı yaşamından bizlere ne bıraktın seni hatırlayacağımız.

a.okul

Hiç yorum yok: